Neden yazı-yorum?
"Gerçek demokrasiyi gerçekleştirmenin harbin esas hedefi olduğuna, bunun için toplumsal sivil örgütlü mücadelenin esas ve gerekli olduğuna, Türk Milletine, Devletine ve Hatay’a zarar verecek, varlığına tehdit oluşturacak her potansiyel ve mevcut tehlikeyi, saklı ve örtülü gerçekleri bildiğimiz kadarıyla halkımıza anlatmanın, dertleşmenin, paylaşmanın ve bu demokratik mücadeleye katkıda bulunmanın en önemli görev olduğuna" inandığımdan yazmaktayım.
Yazanları görüyor, seviniyorum. Söyleyecek sözüm olduğunda ben de söylemek istiyorum. Sustukça sıranın bana geleceğini biliyor, susamıyorum. Bu demokratik mücadelede neler yapılması gerektiği hakkında hiç kimsenin "son sözü", "tek sözü" ve "en doğru sözü" söylemek gibi bir yetkisi ve şansı olmadığını bilmekteyim. Tüm yazdıklarımın tartışmaya açık olduğunun farkındayım ve karşı fikirlere saygılıyım.
Bildiğiniz üzere gerçekte bir gazeteci olan, her zaman zayıfın ve mağdurun yanında haksızlığa ve zulme karşı savaşan, zalimin acımasızlığına karşı keskin kılıcıyla adaleti arayan Meksikalı ZORRO, maskesiyle kimliğini saklayan ve ezilenlerin baş yardımcısı olan bir efsanedir. ZORRO’nun sözlük anlamı tilkidir. ZORRO iyidir, hem cesur hem de tilki kadar kurnazdır. ZORRO adam öldürmez. Yendiği düşmanlarını öldürmek yerine, onları etkisiz hale getirir ya da gülünç duruma düşürür. İşi bittiğinde, kılıcın bıraktığı "Z" harfi, değişmeyen imzasıdır.
Ben de “her sunulanı körü körüne kabul etmeden önce reddeden ve sorgulayan, bireysel ahlakı başkalarınca güdülemeyen, biat edecek efendisi olmayan, yanlışlara-haksızlıklara-adaletsizliğe seyirci kalamayan, seyirci peşinde koşmayan, kimseye çalacak karası, çevirecek dolabı, dolduracak kutusu ve söyleyecek yalanı olmayan, korkaklığın ve cesaretin bulaşıcı olduğunu bildiğinden korkaklığı gördüğü her yerde yok etmeye, onun yerine cesareti yaymaya çalışan, ruhunu satmadan koruyan, özünde zulme ve zalimlere karşı duran, tüm bu hasletlerini yetiştiği Türk Donanmasında çalıştığı Bahriyeliler'le beraber olgunlaştıran, özgürlükçü, daima gerçek ve adalet peşinde koşan” maskesiz ZORRO'lardan biri olmaya çalışıyorum. Yıllardır e-posta adresim bu nedenle zorrozor@gmail.com’dur.
Bu ülkenin, milletin başına bin bir çorap ören, bela üreten, ardından fırıldaklar çeviren “maskeli gizli belalar"ın aksine, yüzüm açık, sözüm net, sesim çıkabildiğince gür, kaleminin ucu keskin ZORRO’lardan biri olmaya niyetlendim.
Kılıcım evimde, kalemim her daim cebimde ve elimdedir.

